NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ
حَنْبَلٍ
حَدَّثَنَا
يَحْيَى بْنُ
سَعِيدٍ عَنْ
هِشَامٍ عَنْ
أَبِيهِ عَنْ
عَائِشَةَ
قَالَتْ
إِنَّمَا نَزَلَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
الْمُحَصَّبَ
لِيَكُونَ أَسْمَحَ
لِخُرُوجِهِ
وَلَيْسَ
بِسُنَّةٍ فَمَنْ
شَاءَ
نَزَلَهُ
وَمَنْ شَاءَ
لَمْ يَنْزِلْهُ
Âişe (r.anhâ)'dan;
demiştir ki:
Resûlullah (s.a.v.)
sadece (Medine'ye dönüşte yola) çıkmak için daha kolayına geleceğinden dolayı
(Minâ'dan Mekke'ye gelirken) Muhassab'a inmiştir. (Muhassab'a inmek aslında)
sünnet değildir. İsteyen orada iner, istemeyen de inmez.
İzah:
Buhârî, hac; Müslim,
hac; Tirmizî, hac; İbn Mâce, menâsik; Ahmed b. Hanbel, VI, 41, 190, 207, 225,
238; Bı;yhakî, es-Sünenü'l-kübrâ, V, 161.
Muhassab Mekke ile Minâ
arasındaki vadinin iki dağ arasındaki genişçe bir sahasının adıdır. Taşlı ve
çakıllı olduğu için bu isim verilmiştir. Buraya Hasbe, Mahsab, Ebtah, Bethâ
isimleri de verilmiş olduğunu da belirtelim. Veda Haccında Fahr-i Kâinat
Efendimiz, Zilhicce'nin ondördünde Minâ'daki hacla ilgili görevlerini ifâ
edince Mekke'ye doğru yola çıkmıştı. Ertesi gün Mekke'den Medine'ye gitmek
üzere hareket edeceği için istirahat maksadıyla geceyi burada geçirmeye karar
verdi. Bu sayede yol hazırlıklarını tamamlayamayanlar, yol hazırlığını
tamamlama imkânını buldular. Aynı zamanda geceyi orada istirahatla
geçirdikleri için hem seher vaktinde uyanmak ve geceyi ihya etmek imkânını hem
de ertesi günü hep birlikte yola çıkma imkânını buldular. Ulemâdan bazılarına
göre Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellemin geceyi orada geçirmesi ilk
zamanlarda ibâdetlerini gizli gizli yaparken şimdi açıktan ibadet edebildiğine
ve müşriklerin İslâmiyeti söndürmek azminde bulunmalarına rağmen, Allah'ın bu
dini muzaffer kılmasına şükür içindir.
Hattâbî'ye göre ise,
Minâ'dan dönerken Muhassab'da bir müddet kalmanın hac ibadetiyle hiç bir
ilgisi yoktur. Çünkü metinde geçen "Muhassabb'a inmek sünnet
değildir" anlamındaki cümle bunu ifâde etmektedir.